Kedilerin böbrekleri onların yaşamı sürdüren birçok vücut fonksiyonunu gerçekleştirmede hayati bir rol oynar. Bunların en önemlileri arasında, üre, mineral tuzları gibi metabolik atık ürünlerin ve potansiyel olarak zararlı maddelerin kandan uzaklaştırılmasıdır. Bu, nefron adı verilen yüzbinlerce küçük filtrasyon birimi içeren doku ile gerçekleştirilir. Atıkla yüklü kan renal arter yoluyla böbreklere girdiğinde glomerüllere ulaşıncaya kadar giderek daha ufak boyutlu damarlardan geçer. Kan glomerüllerden sonra böbrek tübülleri adı verilen yapılar aracılığıyla taşınır. Genel olarak bu filtreleme işlemi bir kedinin bütün yaşamı boyunca sorunsuz bir şekilde devam eder. Ancak nadir durumlarda, renal amiloidoz adı verilen ciddi ve tedavisi olmayan bir hastalık görülebilir. Bu durumda, anormal miktarlarda fibröz protein maddesi (amiloid), bilinmeyen nedenlerle sağlıklı böbrek dokusunda toplanır. Bu gizemli yabancı maddenin varlığı arttıkça, "normal, sağlıklı, yaşayabilir böbrek dokusunun kademeli olarak değişmesine neden olur". Sonuç olarak böbrekler düzgün fonksiyon gösteremez hale gelir. Böbrek dokusu yangılanır ve kan pıhtılaşması engellenir, karın ve ekstremitlerde sıvı birikir. Üre gibi toksik atık ürünlerin kandan filtrelenme miktarı azalır.
Renal amiloidozun klinik belirtilerinin çoğu böbrek hastalıklarıyla benzerdir. Çok su içme ve idrara çıkma, iştahsızlık, kilo kaybı ve kusma görülür. Ancak, kronik böbrek hastalığı olan kedilerde böbrekler tipik olarak küçülmüş olarak görülür. Amiloidoz da böbrekler normal boyutta kalır.
Teşhiste tam kan sayımı ve kan biyokimya paneli, idrar tahlili, röntgen ve ultrason görüntülemeden yararlanılır. Ayrıca kesin bir teşhis için biyopsi gerekir.
Kedilerde amiloid gelişimini başladıktan sonra nasıl geri döndüreceği bilinmemektedir. Prognozu hiç iyi değil. Bununla birlikte, erken bir aşamada fark edilirse süreci yavaşlatabilecek ilaçlar ve diyet tedavileri vardır.
Genel olarak, renal amiloidoz nadir görülen bir durumdur ve spesifik nedenleri bilinmemekle birlikte genetik kalıtımda kesinlikle bir rol oynadığı düşünülmektedir.