Kedinizin rutin muayeneleri sırasında, hekiminiz hayvanın yüzünü dikkatlice incelediğini, nazikçe burnunu ve kulaklarını okşadığını gözlemlemeniz mümkündür. Bu sadece bir sevgi gösterisi değil, daha ziyade hekiminiz kedinizin derisinde, erken evrede yakalanırsa yüksek olasılıkla zararsız olacak ve kolayca tedavi edilebilecek deri kanseri olan skuamöz hücreli karsinomun varlığını gösterebilecek küçük tümöral lezyonlar arıyordur. Eğer, deri lezyonları fark edilmezse kanser ilerleyebilir, vücudun diğer bölgelerine yayılabilir. Bu hastalık erken teşhis edilirse yüksek oranda tedavi edilebilir ancak fark edilmediği takdirde ölümcüldür. Bu nedenle erken teşhis çok önemlidir.
Skuamöz hücreler, organların iç ve dış yüzeylerini kaplayan epitelin dış tabakasını oluşturan düzensiz şekilli, pul benzeri hücrelerdir. Bu hücrelerin temel işlevleri, alt tabakanın korunmasından besin alışverişinin kolaylaştırılmasına kadar değişir.
Skuamöz hücreli karsinomunun, travma veya yüzeysel hücrelere zarar veren ciddi yanık gibi çeşitli etkilerle oluşma ihtimali artar. En yaygın nedeni aşırı güneş ışığına maruz kalmaktır. Güneşin ultraviyole ışınları hücrelerin DNA'sına zarar veri hücrelerin amaçsız bölünmesine ve çoğalmasına neden olur. Güneş ışınlarından kaynaklanan tümörler, en çok tüysüz veya seyrek tüylü bölgelerde, hafif pigmentli veya beyaz kedilerde görülür. Bu durum, bu tür kanserle fark ettiğimiz en güçlü bağlantıdır. Ancak skuamöz hücreli karsinomun, koyu renkli tüy bulunan kedileri de etkileyebilir.
Kedilerde lezyonların görüldüğü en yaygın bölgeler kulaklar, kulak uçları, göz kapakları, dudaklar ve burun çevresidir. Deri skuamöz hücreli karsinomu teşhisi konan kedilerin yaklaşık üçte birinde birden fazla lezyona vardır. Yine göreceli sıklıkta ağız boşluğunda da skuamöz hücreli tümörler görülmektedir. Ağızda oluşan lezyonlar kronik yangı veya kronik diş hastalığı ile ilişkili olabileceği düşünülmektedir, ancak bu kesin olarak bilinmemektedir. Ağız boşluğu tümörleri kedi kanserlerinin yalnızca %3’ünü oluşturmaktadır. Bunların yaklaşık dörtte üçü skuamöz hücreli tümörlerdir, bu nedenle kedilerin ağzında oluşan ciddi lezyonları incelerken göz önünde bulundurulmalıdır.
Nadiren de olsa bu karsinomların karaciğer, akciğerler ve diğer iç organlarda da geliştiği görülür. Bilimsel olarak doğrulanmasa da bu tümörlerin belirli çevresel kanserojenlere (özellikle tütün dumanına) maruz kalmaktan kaynaklandığına inanılmaktadır. Kedilerin kendilerini taramaları ve tüylerini yutmaları gerçeği göz önüne alındığında, pire tasmalarındaki kimyasallara maruz kalma ve özellikle ton balığı içeren konserve kedi mamalarının tüketimiyle de ilişkilendirmeler yapılmıştır. Ancak bu ilişkiler istatistiksel olarak henüz doğrulanmamıştır.
Tümör Özellikleri
Deri skuamöz hücreli karsinom tümörleri genellikle tek ve küçük, kenarları sertleşmiş ve düzensizdir. Çevresi hafif pembe ve lezyonların olduğu bölgede tüy döküntüsü olur. Deri döküntüsü yangı oluşumuna ve ülsere yatkındır, yüzeyi içbükey veya çıkıntılı olabilir. Skuamöz hücreli karsinomu lezyonları başlangıçta invaziv olsa da yavaşça yayılma (metastaz yapma) eğilimindedirler. Başlangıçta deride oluşan lezyonlar iyi huylu, küçük bir kabuk veya belki küçük bir çizik gibi görünecek, zamanla pul pul dökülüp kedinin cildi normal görünebilir. Ama sonunda (belki aylar ya da bir yıl sonra) yeniden ortaya çıkabilir.
Tedavi edilmezse lezyon giderek ülseratif hale gelir. Tümör ilerledikçe bölgede şişlik oluşur; kanser yüz bölgesinden burun boşluğuna ve daha derin epitel dokulara doğru ilerler. Bölgesel lenf düğümüne metastaz yaparsa, oradan vücudun diğer bölgelerine de yayılabilir. Oral skuamöz hücreli karsinomu, çeneyi işgal ettikçe diş etlerinde ülser ve dişlerin sallanmasına neden olduğu için erken aşamada gözden kaçırılabilir ve bu belirtiler diş hastalıkları belirtileriyle karışabilir.
Tedavi
Skuamöz hücreli karsinomun varlığı genel anestezi altına alınan biyopsi ile doğrulanır. Erken dönemde teşhis edilen lezyonlar için çeşitli tedavi seçenekleri mevcuttur. Kedinin burnun veya kulakların etkilenen kısım veya kısımları cerrahi olarak çıkarılabilir. Ayrıca, bazı olgularda lezyonların dondurularak yok edildiği kriyoterapi kullanılır. Bazı durumlarda ise, kemoterapötik maddelerin doğrudan tümöre enjekte edilmesi faydalı olabilir. Ağız içindeki skuamöz hücreli karsinomun için eğer kanser erken dönemde tespit edilirse cerrahi ve radyasyon tedavisinin kombinasyonu başarılı olabilir.